İstihsân delili, fıkıh usûlünde üzerinde tartışmaların yoğun bir şekilde yaşandığı konuların başında gelmektedir. Bu tartışmaların en önemli nedeni Hanefî mezhebinin ilk dönem müctehidlerinin istihsân ile ilgili sistemli bir açıklama yapmamalarıdır. Nitekim Hanefî usûlcüler, ancak istihsâna karşı çıkanların sert eleştirileriyle karşılaştıktan sonra istihsân kavramı üzerinde durmuş ve ona kavramsal bir çerçeve çizmeye başlamışlardır. Sözü geçen usûlcülerin başında da Ebû Bekr Ahmed b. Alî er-Râzî el-Cessâs gelmektedir.
Hemen bütün İslâmî ilimlerle ilgilendiği bilinen Cessâs, esas şöhretini, fıkıh usûlü alanında ele aldığı el-Fusûl fi’l-usûl adlı çalışmasıyla kazanmıştır. Nitekim Cessâs, bu eserinde Hanefî usûl anlayışına teorik bir boyut kazandırarak bu anlayışı derli toplu bir şekilde sonrakilere aktaran ilk usûlcü olmuştur. Eser, fukahâ metoduna göre telif edilen usûl çalışmaları arasında günümüze ulaşan ilk usûl çalışmasıdır. Bu bakımdan da Cessâs, usûlî konuların kavramsal bir boyut kazanması hususunda sonraki Hanefî usûlcülere öncülük etmiştir. Sınırları belli bir çalışmada Cessâs’ın gelişiminde öncülük ettiği bütün bu usûl kavramlarını zikretmek mümkün değildir. Bu nedenle çalışmada Cessâs’ın usûl kavramlarının gelişimindeki rolünü istihsân kavramının gelişiminde yaptığı katkı çerçevesinde ortaya koymaya çalışılmıştır.
Çalışmamızda Cessâs’ın kısa biyografisinden sonra ondan önceki dönemlerde istihsân ile ilgili bilgilerin değerlendirilmesi yapılmıştır. Bu bağlamda istihsânın tarihsel gelişimi süreci çerçevesinde Hz. Peygamber, sahâbe ve tâbiîn dönemlerinde gerçekleşmiş bir takım istihsân türü içtihatlara yer verilmiş ve istihsânın şer‘î hükümlerin ortaya çıkarmasında bir istidlâl yöntemi olarak ilk defa kimin tarafından kullanıldığı tespit edilmeye çalışılmıştır. Keza Cessâs öncesi ve sonrası dönemlerinin usûlcüleri tarafından yapılan istihsân tanımlamalarına yer verilmiş ve bu tanımlar, Cessâs’ın istihsân için yaptığı tanımla karşılaştırılarak değerlendirilmeye çalışılmıştır. Ardından Cessâs’ın istihsânın mahiyeti, tanımı, çeşitleri ve meşruiyetine ilişkin yaklaşımı ve bunun sonraki dönem Hanefî usûlcüler üzerindeki yansıması incelenmiştir.
Yapılan incelemede, fıkıh usûlü tarihinde istihsân kavramının teknik anlamıyla ilk defa Ebû Hanîfe tarafından kullanıldığına dair genel bir algı oluşmuş olsa da bunun gerçeği yansıtmadığı sonucuna ulaşılmıştır. Nitekim istihsânın bu anlamıyla önceki dönemlerde de kullanıldığı tespit edilmiştir. Yine bilhassa istihsân karşıtı fakîhler tarafından -aleyhte kullanılabilecek- bir takım tanımlar Ebû Hanîfe veya arkadaşlarına isnad edilmeye çalışılsa da bunun doğru olmadığı kanaatine varılmıştır.
İstihsânın tanımlanması, terimleşmesi ve usûl literatüründe yer almasında Cessâs’ın kilit rol oynadığı tespit edilmiştir. Bu anlamda Cessâs’ın istihsân kavramının gelişimindeki rolü şu hususlar çerçevesinde olmuştur:
- Cessâs’tan sonra usûlcülerin büyük bölümü, onun istihsân için yaptığı “Kıyası terk edip daha üstün bir delil ile amel etmektir.” şeklindeki tanımı esas almıştır. Nitekim sözü geçen usûlcüler Cessâs’ın tanımında olduğu gibi istihsânı kıyas karşısında konumlandırmış ve buna göre tanımlarını şekillendirmişlerdir. Ancak bunlardan hiçbiri, Cessâs’ın yaptığı tanım kadar istihsânın efradına câmi ve ağyarına mani olmamıştır.
- İstihsânın çeşitlere ayrılması ilk kez Cessâs tarafından yapılmıştır. Örfî ve ıstılahî olarak istihsânı iki temel kısma ayıran Cessâs, ikincisini “iki farklı asla benzeyen” ve “illetin tahsisi” şeklinde iki çeşide taksim etmiştir. İlletin tahsisini de nass, icmâ ve kıyas sebebiyle istihsân şeklinde üç farklı alt türe ayırmıştır. Sonraki usûlcüler, Cessâs’ın illetin tahsisi olarak gördüğü nass, icmâ ve kıyas-i hafî istihsânına zaruret ve örf gibi başka türler de ekleyerek istihsânın çeşitlerini arttırmışlardır.
- İstihsân kavramının kullanımının meşruiyetine ilişkin deliller, ilk defa Cessâs tarafından dile getirilmiştir. Cessâs, kıyasa karşı “daha güçlü delil” olarak ifade ettiği nas, icmâ ve diğer deliller için istihsân kavramının kullanılmasının meşru olduğuna dair müctehidlerin istihsân türü bazı uygulamalarının yanı sıra şu âyet ve hadise yer vermiştir: “Sözleri dinleyip en güzeline uyan kullarımı müjdele.” ve “Müslümanların güzel buldukları şey Allah katında da güzeldir.”
The proof of Istiḥsan is among the highly debated topics in Usûl(methodology) al-Fiqh. The most important reason for these debates is that the early scholars of Hanafî school have not laid down a systematic explanation for Istiḥsan. For Hanafî scholars, only studied the concept of Istiḥsan and tried to draw a framework to it after receiving harsh criticism about it from those who opposed it. Among the said scholars, Abu Bakr Ahmad b. Alî al- Razî al- Cassas is of great importance.
Cassas who is known to be an expert of almost all of the Islamic sciences, earned his fame with his work al- Fusûl fî al-Usûl in Usul al- Fiqh. Cassas is the first scholar that systematically explained this understanding by giving a theoretical dimension to Hanafî methodology in his book. This book is the first methodology book which is written with a jurist method that survived till today. Therefore, Cassas pioneered the later Hanafî methodologists in terms of giving a conceptual dimension to topics related to usûl. It is not possible to mention all of the usûl related concepts that Cassas helped developing in this paper. For this reason, we tried to demonstrate the role of Cassas in developing usûl related concepts via his contributions to the concept of Istiḥsan.
In our study, after a short biography of Cassas, a compilation of the information on Istiḥsan before him is presented. In this context, within the scope of historical process of Istiḥsan, some examples of ijtihads that are based on Istiḥsan during the times of Prophet, companions and al- Tabi’in are mentioned and by that it is tried to be determined who used Istiḥsan for the first time as a proof to reach judicial verdict. The methodologists’ definitions of Istiḥsan from both before and after Cassas are given and these definitions are evaluated by comparing them to his definition. Afterwards, Cassas’s opinions on the nature, definition, types and the validity of Istiḥsan and their effect on later period Hanafî Methodologists are examined.
After the research, even though there is an existing belief that the first usage of the term Istiḥsan in a technical way goes back to Abu Hanifa himself, it is concluded that this does not reflect the truth. Besides, although some definitions -that can be used against Istiḥsan- were tried to be attributed to Abu Hanifa or his friends by opposing jusrists, it was concluded that this was not true.
It is seen that Cassas played a key role in conceptualizing of Istiḥsan as a term and its active use in usûl literature. Cassas’s role in Istiḥsan’s development as a term happened within these points:
-After Cassas, most of the methodologists acted on his definition of Istiḥsan. Those methodologists, just as in Cassas’s definition, position Istiḥsan against Qiyas and formed their definitions. None of these definitions though, reached to a level of conciseness and inclusiveness.
- Cessâs made the division of Istiḥsan into types for the first time. Cassas who divides Istiḥsan into two main parts, traditional and terminological, divided the second into two types as “resembling two different essences” and “allocation of the cause”. The allocation of the cause also divided into three subcategories as Nass, İjmâ and Istiḥsan because of Qiyas. Next methodologists added necessity and custom to these subcategories.
-The proofs of the legitimacy of the use of Istiḥsan as a term are brought to public by Cassas. He defines Istiḥsan as a stronger evidence than Qiyas and suggests that this term is to be used for such evidences as Nass and Ijma because he considers them to be stronger evidences than Qiyas. As proof of this opinion he not only shows the examples of Istiḥsan by famous mujtahîds but also uses these verse and hadith; “those who listen to what is said and follow the best of it.” (Qur’an 39:18) and “What Muslims consider to be good is considered good by Allah too.”
Methodology of Jurisprudence Juristic Preference Cessas Comparison Hanafi
Birincil Dil | Türkçe |
---|---|
Konular | Din Araştırmaları |
Bölüm | Araştırma Makalesi |
Yazarlar | |
Yayımlanma Tarihi | 30 Aralık 2020 |
Kabul Tarihi | 18 Aralık 2020 |
Yayımlandığı Sayı | Yıl 2020 |
Bu eser Creative Commons Alıntı-GayriTicari-Türetilemez 4.0 Uluslararası Lisansı ile lisanslanmıştır.